Kaş Gezilecek Yerler (En İyi 30 Yer)

Kaş Gezilecek Yerler 

Ülkemizin en nezih ilçelerinden biri olan bu bölgeyi, Kaş gezilecek yerler başlığı altında anlatacak ve burası hakkında tatil planı yapmanıza katkı sağlamaya çalışacağız. Toplam nüfusu 47 bin 594 olan ve beş belde ile 48 tane köyü bulunan Kaş ilçesi, dağlarla çevrili bir yerdir.

Arka tarafında dağlar ve önünde ise masmavi Akdeniz bulunan ilçenin karşısında da Meis Adası yer almaktadır. Hatta bölge, adaya yay şeklinde karşı geldiği için bu bölgeye Kaş adı verilmiştir. Ve Kaş ilçesi, köklü bir tarihi geçmişe sahip olup, birçok farklı medeniyete da ev sahipliği yapmıştır.

İlçenin tarihi de doğal yapısı ise, gezip görmemiz için birbirinden farklı güzellik sunmakla birlikte, biz de bu içeriğimizde Kaş gezilecek yerleri sizler için tanıttık. Herkese keyifli okumalar dileriz.

Akçagerme Plajı

Kaş ilçe merkezine yaklaşık 3 kilometre uzaklıkta bulunan Akçagerme Plajı, 2010 yılından beri “Altın Plaj” olarak tanımlanmaktadır. Antalya Kaş otelleri arasından birinin işletmesi dahilinde bulunan bu plaj, 200 metre uzunluğa sahiptir ve plajı ise çoğunlukla çakıl taşı, yer yer de kum ile kaplıdır.

Pirha Antik Kenti

Deniz seviyesinden 850 metre yükseklikteki bir konuma inşa edilen Pirha Antik Kenti, en yakın yerleşim yeri olan Bezirgan köyüne yaklaşık olarak 20 dakikalık yürüme mesafesi uzaklığındadır. Kentte yürütülmüş olan çalışmalar neticesinde üç adet kadın heykeli ve bir adet röfyen, gün yüzüne çıkarılmıştır. Bu eserleri görmek için Antalya Arkeolojik Müzesi’ne gidebilir, o dönemlerden kalma kaya mezarları ile lahit taşları görmek için ise bu antik kenti ziyaret edebilirsiniz.

Kaş Belediyesi Halk Plajı

Oldukça geniş ve temiz bir alana sahip olan Kaş Belediyesi Halk Plajı, Çukurdağ Yarımada’sında yer almaktadır. Kaş ücretsiz plajlar arasında olan bu bölge, hem kum alanına ve hem de çimenlik bir alana sahiptir. Bu alanlarda dilediğiniz gibi güneşlenmenin tadını çıkaracağınız gibi, masmavi bir akvaryumu andıran denize girerek de yüzme keyfi yapabilirsiniz.

Pınar Kürü

Zorlu bir yürüyüş yolculuğunun ardından ulaştığımız Pınar Küründe bizleri, dağ eteklerinden akan tertemiz ve buz gibi bir su ile harika bir manzara karşılıyor. Kaş’ın gizli yuvası olarak adlandırılan bu bölgeye gelerek, şehrin gürültü ve karmaşasından kendinizi bir an için uzaklaştırabilir, sessizlik içindeki huzurun tadını çıkarabilirsiniz.

Gurmenli Adası

Kaş gezilecek adalar arasında olan ve ilçeden yaklaşık 40 dakikalık bir tekne yolculuğu ile ulaşımın sağlanabildiği Gurmeli Adası, herkesin rahatlıkla yüzebileceği plajlara sahiptir. Ayrıca böcek türleri hariç bu adada yaşayan tek canlının keçiler olması da oldukça şaşırtıcı. Adadan denize doğru şöyle bir daldığınızda ise 40 metre derinliğe kadar inebilir; bu derinlikte vatoz, barakuda, karagöz, orfoz ve lahos gibi canlı türlerini görebilirsiniz.

Letoon Antik Kenti

İngiliz deniz subayı Hoskya, 1841 yılında Letoon Tapınağı’nı keşfetmiş ve bu tapınağın giriş kısmında ise üç farklı dilde yazılmış yazıtlar bulmuştur. Tapınağın da ait olduğu Letoon Antik Kenti, Likya’lıların Ana Tanrıçası Leto’nun onuruna yapılan ve M.Ö. 4’üncü yüzyılda kurulduğu tahmin edilen bir şehirdir. Bu antik kentte 1962 yılından itibaren sürdürülen kazı ve keşif çalışmaları sonucunda birbirinden farklı tapınaklar ortaya çıkarılmış ve bu bölge, 1988 yılında UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ne alınmıştır.

Saklıkent Kanyonu

Kaş gezilip görülecek doğal güzellikler dendiğinde ilk akla gelen seçeneklerden biri olan Saklıkent Kanyonu, Antalya ile Muğla şehrinin tam sınır noktasında yer alıyor. Aynı zamanda Saklıkent Kanyonu Milli Parkı statüsündeki bu yer, Esen Çayı’nın önemli bir koludur. Antalya’nın Kaş ilçesine de oldukça yakın olan bu kanyon, 18 metre uzunluğa ve 200 metre yüksekliğe sahiptir.

Büyük Çakıl Plajı

Kaş merkeze yakın denize girilecek yerler arasında olan Büyük Çakıl Plajı, üç tarafı ağaçlarla çerili olan ve önü de masmavi denizle buluşan sessiz bir bölgedir. Plajın arka tarafındaki dağlardan akan doğal kaynaklı sular, deniz suyunun derecesini düşürmesiyle birlikte buradaki yüzme deneyimleriniz esnasında biraz üşüyebilirsiniz. Ancak girince alışıyorsun mantısı burada da işlemekte olup, Büyük Çakıl Plajı’nın deniz suyuna girdiğinizde de yine bir süre sonra suyun soğukluğuna alışacaksınız ve size artık normal gelecek.

Küçük Çakıl Plajı

Küçük ve çakıllı bir yapıda olan ve Kaş’a yaklaşık 5 – 10 dakikalık uzaklıkta yer alan Küçük Çakıl Plajı, oldukça soğuk bir suya sahiptir. Buradaki deniz suyunun soğuk olmasının sebebi ise hemen yan taraflardan çıkarak denize akan kaynak sularıdır. Ancak Küçük Çakıl Plajı denizinin oldukça durgun ve dalgasız olması, soğuk suya alışmayı da göze alıp yüzme keyfi yapmak isteyenler için oldukça idealdir. Plajda bulunan işletmelerden yiyecek ve içecek satın alırsanız şezlongları ücretsiz bir şekilde kullanabilir, satın almazsanız ise şezlongları ücreti karşılığında kiralayarak kullanabilirsiniz.

Xhanthos Antik Kenti

UNESCO tarafından 1988 yılında Dünya Kültür Mirası Listesine eklenen Xhanthos Antik Kenti, Likya’nın dini idari başkenti konumunda bir yerdi. Kent bölgesinde yapılan araştırmalar sonucunda ise buradaki en eski eserin, M.Ö. 8’inci yüzyıla ait olduğu belirlendi. Ve yine tarihi mekan gezip görmeyi seven tatilcilerimiz için Xhanthos Antik Kenti’ni kesinlikle tavsiye ediyoruz.

Gömbe Yaylası

İlçe merkezine 70 kilometre uzaklıkta yer alan Gömbe Yaylası gayet serin bir havaya sahip olup, oldukça da ünlü bir yerdir. Yumru Dağı’nın zirve noktasında yer alan bu yaylaya çıkarken yolunuz üzerinde birbirinen güzel kızılçam, sedir ve ardıç ağaçları görecek, birbirinen sevimli canlılarla tanışacaksınız. Ayrıca bu yayla Osmanlı Döneminde hayvan pazarı ve yağlı güreş meydanı olarak da kullanılmaktaydı.

Mavi Mağara

Keşfedildiği 1972 yılından itibaren Kaş ilçesinin en gözde tata yerleri arasında olan Mavi Mağara, ilçe merkezine 18 kilometre uzaklıkta yer almaktadır. 50 metre uzunluğa, 40 metre genişliğe ve 15 metre yüksekliğe sahip olan bu mağara, dalgıçlar için son derece elverişli bir yerdir.

İnceboğaz Plajı

Çukurdağ Yarımada’sının en ince bölümündeki İnceboğaz Plajına gelerek isterseniz dilediğiniz gibi yüzebilir ve isterseniz de buradaki doğal manzarayı doyasıya seyredebilirsiniz. Bu plajda bulunan şezlong ve şemsiyeler, plaj işletmesinden yiyecek – içecek satın alındığı takdirde ücretsiz olarak kullanılabilmektedir. Ayrıca yeme içme ihtiyacınızı dışardan da karşılayıp, bu plajdaki şezlong ve şemsiyeleri ücretli bir şekilde kiralayabilirsiniz.

Kaş At Çiftliği

Kaş’da çocuklu ailelerin gezeceği yerler arasında olan bu at çiftliği, farklı ve özel bir deneyim yaşamak isteyen kişiler için oldukça ideal bir seçenektir. Kaş At Çiftliği işletmesine gelerek ata binebilir ve bu heyecanı en dolu şekilde yaşayabilirsiniz. Ayrıca buradaki tesiste restoran vb yerler de mevcuttur.

İslamlar Köyü

El değmemiş harika doğası ve mis gibi havası ile sizleri ağırlayacak olan İslamlar Köyü, Kaş gezilecek yerler arasındaki en nezih alternatifler arasında yer almaktadır. Bu köye gelerek tüm gününüzü kuş cıvıltıları arasında geçirecek, 300 yıllık tarihi geçmişe sahip bölgedeki Rum Medeniyetinden kalma eserleri ise yerinde inceleme fırsatı elde edeceksiniz. Köyün tamamını gezdiğinizde ise birbirinden güzel su değirmenleri, lahitler ve süslemeli kaya mezarları görecekseniz. Bu köye geldiğinizde aynı zamanda dilediğiniz yerde kamp kurabilir, köye çok yakın konumdaki Kaputaş ve Patara plajlarına da gidebilirsiniz.

Hidayet Koyu

Kaş ilçe merkezine yaklaşık 3 kilometre uzaklıktaki Hidayet Koyu, zeytin ağaçları ve diğer bitki türlerinin arasında, mavi ve yeşilin adeta dans ettiği çok güzel bir yerdir. Koyun sahip olduğu temiz ve berrak suyu, adeta bir havuzu anımsatıyor. Kumsalı bulunmayan ve tabanı çakıl taşlarından oluşan Hidayet Koyu’nda, su kaplumbağaları ile diğer deniz canlılarına da sıkça rastlayacaksınız.

Kaputaş Plajı

Her yaz döneminde yerli ve yabancı turistlerin sıkça ziyaret ettiği Kaputaş Plajı, Kaş’ın en güzel yüzülecek yerleri arasındadır. Hemen kanyon ağzında bulunuyor olması ise bu plajın en önemli özellikleri arasındadır. Denizi oldukça temiz ve turkuaz tonlarında bir renge sahip olan Kaputaş Plajı, birinci derece sit alanı olarak koruma altına alınmıştır. Plajdaki denizin taban kısmından kaynar termal su çıkmakta ve plajın arka tarafında yer alan dağlardan ise buz gibi kaynak suyu, bu plajın denizine akmaktadır. İki farklı kaynaklardan gelerek birleşen kaynak suları ise Kaputaş Plajının sahip olduğu o farklı turkuaz renginin en önemli sağlayıcısıdır.

Patara Plajı

1500 metre uzunluğundaki ve 12 metre genişliğindeki Patara Plajı, Kaş ilçe merkezine 43 kilometre uzaklıktadır. İsmini de Patara Antik Kentinden alan bu plaj, el değmemiş muhteşem bir doğaya sahiptir. Plaj bölgesi fazlasıyla rüzgar aldığı için buraya sörf tutkunları gelmekte ve çoğunlukla dalgalı yapıda olan denizde sörf yaparak gönüllerince eğlenmektedir.

Limanağzı Koyu

Kıyıları dolayısıyla beyaz rengin hakim olduğu ve konumundan ötürü ise Kaş’ın en fazla güneş alan bölgelerinden biri olarak nitelendirilebilecek Limanağzı Koyu, aynı zamanda oldukça dalgasız bir denize sahiptir. Doğal sit alanı ilan edilen bu koy, ilk bakıldığında sanki cennetten bir parçaymışçasına hisler uyandırarak zihninizde birtakım güzelliklere sebebiyet verecektir. Özel araçla ulaşımın çok zor olduğu Limanağzı Koyuna daha çok tekne ve vapur seferleri ile ulaşım sağlayabilirsiniz. Antalya Kaş otelleri olarak en harika seçenekleri de yine bu koya gelerek bulacak ve dilerseniz de konaklayabileceksiniz.

Seyrekçakıl Plajı

Kaş en sakin plaj yerleri arasında olan Seyrekçakıl Plajı, arka tarafındaki ormanıyla da ziyaretçilerine ekstra güzellikler sunmaktadır. Bu plajda birbirinden farklı yeme – içme yerleri olduğu için buraya gelmeden önce öyle çok da fazla bir hazırlık yapmanız gerekmez. Ancak denizin normal ölçülerden sonra bir anda derinleşebildiğini belirtmek ister ve dikkat etmenizi tavsiye ederiz.

Kıbrıs Kanyonu

Yabancı hayatı koruma bölgesi olarak nitelendirilen Kıbrıs Kanyonu, Kaş ve Elmalı bölgeleri arasında yer almaktadır. Kaş ilçe merkezine 50 kilometre uzaklıkta olan bu bölge, el değmemiş yapısı ile olup olabileceği en doğal görüntüye sahiptir. Toros Dağlarında bulunan karların erimesi sonucu o dağlardan akan kar suları, Kıbrıs Kanyonu içerisinden geçerek Akdeniz’e dökülmektedir. Doğa severler ise bu kanyona gelerek bisiklet sürüyor, yürüyüş yapıyor ve burada düzenlenen tur etkinliklerine katılıyorlar.

Felen Yayla

Kaş ilçe merkezine uzaklığı 12 kilometre olan Felen Yayla, oldukça yüksek ve çevre bölgeleri net şekilde görecek ideal bir konumdadır. Tarihi açıdan da önemli bir geçmişe sahip olan bu yaylada, M. Ö. 4’üncü yüzyılın en önemli kentlerinden biri olan Phellos’a ait birçok eser görmeniz mümkün.

Meis Adası

Her ne kadar Yunanistan’a ait olsa Kaş ilçe merkezine sadece 2 kilometre uzaklıkta olan Meis Adası, On İki Ada olarak tabir edilen topluluğa bağlı olan ve 425 kişilik nüfusa sahip  çok şirin bir yerdir. Bu kentte yaşayan kişiler, kış sezonlarında Yunanistan’a göç edip yaz sezonlarında ise tekrardan adaya gelerek, bölge turizmine can veriyorlar. Siz de Kaş adasından tekne turlarına katılıp çok kısa bir yolculuğun ardından Meis Adası’na ulaşarak gönlünüce gezip eğlenebilirsiniz.

Dirgenler Köyü

Kaş ilçesine bağlı olan bu köy, seracılığın oldukça hakim olduğu bir bölgedir. Bu köydeki doğal oluşumlar kadar, tarihi yapılar da büyük ölçüde dikkat çekmekte. Derginler Köyü’ne gelerek Bizans Döneminden kalma Demre Noel Baba Kilisesini ve 10’uncu yüzyılda yapıldığı tahmin edilen Şeşebe Kilisesini gezip görebilirsiniz.

Kekova

Bir zamanlar en gözde yerleşim bölgelerinden biri olan Kekova, yine geçmiş dönemlerinde meydana gelen depremler yüzünden tamamen sular altında kalmıştır. Bu kenti ziyaret ettiğinizde sular altında kalmış vaziyetteki basamakları, anıtları ve tapınakları görecek, adeta büyüleneceksiniz. Ayrıca burayı ziyaret ettiğinizde bölgeye ait meşhur yöresel dondurma lezzetlerini de denemenizi tavsiye ederiz.

Antiphellos Antik Kenti

Likya Bölgesinin bilinen en eski antik kenti olan Antiphellos, M. Ö. 6’ıncı yüzyıldan beri varlığını korumayı başarmıştır. Kelime anlamı olarak “kayalıkların karşısındaki yer” anlamına gelen Antiphellos, aynı zamanda döneminin önemli bir liman kentiydi. Denizin hemen yamaç noktasında çok güzel bir antik tiyatroya sahip olan Antiphellos kenti, bu alandaki en iyi örneklerden biridir. Kente ait olan bu tiyatroyu ve diğer tarihi yerleri gezdiğinizde, gerçekten de büyüleneceksiniz.

Kral Mezarı

Toplam 3 bölümden oluşan ve yükseltilmiş lahitler şeklinde tasarlanan Likya Anıtlarının, M. Ö. 4’üncü yüzyılda inşa edildiği düşünülmekte. Aslanlı lahit olarak anılan bu mezarın tepe noktasında ise sivri şekilde bir taş kapak yer alıyor. Kaş’ta mutlaka görülmesi gereken yerler arasında sizlere tavsiye ettiğimiz Kral Mezarını ziyaret ederek, bölgedeki tarihin önemli bir parçasını yakından inceleyebilirsiniz.

Myra Antik Kenti ve Kaya Mezarları

Şimdi de sıra, Kaş’ın en popüler tarihi yerleri arasında olan Myra Antik Kenti ve Kaya Mezarları’na geldi. Sarp ve oldukça da dik kayalıkların oyulması ile inşa edilen bu bölge, oldukça ihtişamlı bir görünüme sahiptir. Ayrıca bu antik kent, Likya döneminin en önemli başkenleri arasına da adını yazdırmıştır. Ve Myra Antik Kenti ve Kaya Mezarları’nı ziyaret eden herkes, geçmiş zamanlarda yaşayan insanların o merak uyandırıcı tarihlerine bir kez daha hayran kalıyor.

Phellos Antik Kenti

Özellikle de Bizans Devleti’nin yıkılmış olmasıyla birlikte, stratejik ve ekonomik anlamda çok daha fazla öneme sahip olan Phellos Antik Kenti, yine geçmiş dönemlerde Akdeniz bölgesinin en önemli gemi ticaret merkezleri arasındaydı. Hatta kent çevresinin dik kayalıklarla çevrili olması, buranın bir dönem “Taşlık Bölge” olarak tanınmasına sebebiyet vermişti. Oldukça eski yıllara dayanan şehir geçmişi ve o yıllardan günümüze dek varlığını korumayı başaran lahit taşlar ile birlikte, siz değerli okurlarımıza bu kenti gezip görmenizi öneriyoruz.

Aziz Nikolaos Kilisesi

Yine Kaş’ın tarihi yapılarına ışık tutuyor ve sizleri bu defa Aziz Nikolaos Kilisesi’ne götürüyoruz. Orta Bizans döneminin en iyi örneklerinden biri olan mimari ve süslemelerin, bu kilisede en güzel şekilde kullanılmış olduğunu görüyoruz. Ve ihtişamlı görünümü kadar sahip olduğu köklü tarihi ve hikayeleriyle de ön planda olan Aziz Nikolaos Kilisesi, bölgede hüküm süren farklı devletlerin kontrolüne de geçmiştir. Ve bu kiliseye sahip olan her devlet kendine ait bir iz bırakmış, bu izler ise şu anki dönemlerde kiliseyi ziyarete giden misafirler için güzel bir görsel şölen sunmaktadır.