Amasya Gezilecek Yerler (En İyi 16 Yer)
Herkese merhabalar, bu içeriğimizde siz değerli okurlarımız için Amasya gezilecek yerler tanıtımı yapacağız. Şehzadeler şehri olarak bilinen güzel Amasya, ortasından geçen Yeşilırmak nehrinin iki tarafına kurulmuş çok güzel bir bölgedir. Ülkemizdeki en eski yerleşim yerleriden biri olan bu şehir, geçmişi 7 bin yıl öncesine dayanan tam bir antik miras niteliği taşıyor. Şehirdeki ilk yerleşim örnekleri, M.Ö. 2500’lü yıllara dayanıyor olmakla birlikte Kalkolitik Dönem’e denk gelmektedir. Üstelik Tunç Çağı zamanlarında Hatti Ülkesi olarak bilinen bölgenin de bir parçası olan Amasya, o uzun tarihi boyunca pek çok uygarlığın egemenliğine dahil olmuştur.
Amasya Gezilecek Yerler
Türkiye Cumhuriyeti tarihi açısından da son derece önemli bir yer olan Amasya ilimiz, I. Dünya Savaşı sonrasındaki Milli Mücadele dönemlerinin başlangıç fitilinin yakıldığı yerler arasındadır. Mustafa Kemal Atatürk ve onun silah arkadaşları, Samsun’a çıkışlarının sonrasında Amasyaya uğramış ve oradan da Sivas’a doğru yola çıkmıştır. Şehir, tüm tarihi boyunca sayısız olay ve önemli ana tanıklık etmiştir. Şimdilerde ise şehrin tüm geçmiş serüveni müzelerinde, sokaklarında, tam orta noktasında yükselen kalesinde ve o müthiş doğasında yatıyor. Ve sizlere iddia ederiz ki; Amasya iline gelip bu güzel coğrafyayı gezip görmeniz, kesinlikle hayatınızın enleri arasında yerini alacaktır. Biz de siz değerli okurlarımızın Amasya ilimize gelip burayı gezmek istemesi durumunda rehber olarak okuyabileceği bir içerik hazırlamak istedik. İşte, sizlere kültürel anlamda müthiş şeyler katacak Amasya gezilecek yerler listemiz…
Kral Kaya Mezarları
Amasya şehri içerisinden öylece geçip bir başka şehre gidecek olsanız bile direkt olarak tüm dikkatinizi çekecek olan bir yerdir Amasya Kral Kaya Mezarları. Şehrin tam ortasından yükselen ve hemen Yeşilırmak kenarında bulunan bu kale, taşların oyulması ile inşa edilmiş olan bir yapıttır. Tarih kitaplarında da belirtileceği üzere Amasya şehrinin M.Ö. 333 ile M.Ö. 26 seneleri arasında Pontus Devleti’nin başkentliği yaptığı bilinmekte. Ve bu kaya mezarları, 2015 yılı itibariyle UNESCO Dünya Mirasları Listesi’ne dahil edilerek koruma altına alınmışlardır. Kaleye ön kısımdan çıkmak isterseniz, Yeşilırmak üzerindeki köprülerden geçerek yukarıya doğru merdiven yolu yürümeniz gerekecektir. Kalenin en üst kısmına çıkmak istediğinizde ise yolun yarı noktasına kadar aracınızla çıkabilirsiniz. Yine burada da geriye kalan kısmı yürümeniz gerekecektir. Ancak her iki kısımdan da müthiş bir Amasya şehir manzarası izleyeceğinizi belirtmek isteriz.
Aynalı Mağara
Sağlamlığı ve önemi itibariyle Amasya’nın tarihi anlamdaki en ziyaret edilesi yerlerinden biri olan Aynalı Mağara, 10 metre genişliğe ve 13 metre yüksekliğe sahiptir. Burası aslında bir mezar yeri olmakla birlikte, bu mezarın sahibi ise M.Ö. 2’inci yüzyılda yaşamış olan Büyük Rahip Tes olarak bilinir. Bizanslılar ise 11’inci yüzyılda burayı bir keşişhane olarak kullanmışlardır. Gerek mağara yapısını incelemek, gerekse de nasıl inşa edildiğine dair ortaya çıkacak olan o şaşkınlığın hissiyatını yaşamak için sizlere burayı gezip görmeyi kesinlikle tavsiye ediyoruz. Aynalı Mağara, Amasya il merkezine çok yakın bir konumdaki Ziyaret kasabasında yer alıyor.
Ferhat Su Kanalı
Ferhat Su Kanalı, Amasya şehir merkezinden Tokat şehrine doğru giden yolun yaklaşık 3’üncü kilometresinde yer alıyor. Bu su kanalının hangi tarihte yapıldığına dair net bir kaynak maalesef ki mevcut değildir. Ancak araştırmacılar ve tarihçiler, Ferhat Su Kanalı’nın Helenistik ve Erken Roma döneminde yapıldığını düşünüyorlar. Bulunmuş olduğu araziye göre eğimli olan ve bu eğimin şehir merkezine doğru sağlandığı kanal, şehrin su ihtiyacını karşılaması vesilesiyle oldukça büyük bir öneme sahipti. Ferhat Su Kanalı’nı Amasya gezilecek yerler arasına eklemenizi ve mutlaka gezip görmenizi tavsiye ediyoruz.
Amasya Harşena Kalesi
Yapılış tarihinin M.Ö. 4’üncü yüzyıl olduğu tahmin edilen Amasya Harşena Kalesi, aynı zamanda dünyaca ünlü coğrafyacı Strabon’un da yaşamış olduğu yerleşim yeridir. Bu kalenin ilk inşa tarihi ve kimler tarafından yapıldığı bilgisi ise kaynaklar arasında mevcut değildir. Ve Amasya şehrini 1146 yılı itibariyle egemenliği altına alan Selçuklu Devleti, buraya cami ve hamam gibi Türk yapıtları da inşa etmiştir. Aynı zamanda Osmanlı Devleti için de son derece önemli bir yer olan Amasya Harşena Kalesi’nde, tam 150 yıl boyunca şehzade eğitimleri de sağlanmıştır. Kalenin en üst noktasına çıktığınızda hem o bölgedeki müthiş antik mimariyi yerinde görme fırsatınız olacak, hem de Amasya şehrinin hemen her yerini kuş bakışı seyretme fırsatını yakalamış olacaksınız.
Amasya Saat Kulesi
Amasya şehir merkezinin tam orta kısımlarında yer alıyor olan ve Yeşilırmak nehrinin de hemen bitişiğindeki Amasya Saat Kulesi, 1865 yılı Amasya Valisi Ziya Paşa tarafından inşa ettirilmiştir. İnşa edildiği dönemden sonra önemli ölçüde zararlar gören saat kulesi, 2002 yılı itibariyle yıkılmış ve yepyeni bir şekilde yeniden inşa edilmiştir. Kulenin şimdiki hali ise inşa edilmiş olduğu son dönemden bu yana varlığını sürdürmektedir. Amasya şehrine müthiş bir dizayn ve estetiklik katan bu güzel kuleyi mutlaka görmenizi tavsiye ederiz.
Merzifon Bedesteni
Amasya şehrinin Merzifon ilçesinde yer alan bu yapıt, Osmanlı Dönemi’nin en önemli mimari eserleri arasında gösteriliyor. Yapıtın inşa edildiği tarihe dair net bir bilgi mevcut olmamakla birlikte, 17’inci yüzyılda yapıldığı tahmin ediliyor. 2000’li yılların başlarında tam iki defa restore edilen Merzifon Bedesteni’nde günümüzde ise çeşitli dükkanlar yer alıyor. Sizlere tavsiyemiz, Amasya gezilecek yerler serüveninize bu güzel yapıtı da eklemenizdir.
Ezinepazar Hanı
Amasya gezilecek tarihi yerler arasında tercih edebileceğiniz Ezinepazar Hanı, şehir merkezine yaklaşık 35 kilometre uzaklıkta yer alıyor. Hanın yapılış tarihi 1238 yılı olarak bilinmekle birlikte, yapılış amacının ise Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubat’ın eşi Melike Mahperi Hatun’un özel isteği üzerine olduğunu belirtebiliriz. Çok uzun yıllar boyunca kullanılan ve konaklamaların yapıldığı Ezinepazar Hanı, Osmanlı Dönemi’nin en çok restore edilen yapıtları arasındadır. Ve bu sebepten ötürü hanın Selçuklu değil de daha çok Osmanlı mimarisi özelliklerine sahip olduğunu söyleyebiliriz.
Amasya Taşhan
Mutasarrıf Rahtuvan Hacı Mehmet Paşa tarafından 1699 yılında inşa edilmiş olan Amasya Taşhan, 2012 yılı itibariyle Amasya Belediyesi tarafından restore edilmiş bir yapıttır. Günümüzde ise bir otel olarak hizmet veren bu yapıt, şehirde aktif olarak kullanılan en eski yerlerden biridir. Ve elbette ki sizler de o müthiş Amasya tatili deneyiminiz esnasında bu güzel otelde konaklayabilirsiniz.
Künç Köprüsü
Amasya şehir merkezinde yer alan ve iki farklı mahalleyi birbirine bağlayan Künç Köprüsü, 12’inci yüzyılda inşa edilmiş olan bir yapıttır. Şehrin en önemli tarihi yapıtlarından biri olan bu güzel köprü üzerinden geçmek bile size Amasya’nın nostaljik tarihini en iyi şekilde hissettirecektir.
Amasya Arkeoloji Müzesi
Amasya’nın en önemli tarihi eserlerinin de içerisinde yer aldığı Amasya Arkeoloji Müzesi, geçmişi 1925 yılına dayanan bir yapıttır. Müze içerisinde Kalkolitik Dönemden Osmanlı Devleti’ne kadar uzanan pek çok eser mevcuttur. Üstelik bu müzeye geldiğinizde 14’üncü yüzyıla ait birkaç mumyayı görmeniz de mümkün. Toplamda iki katlı bir yer olan Amasya Arkeoloji Müzesi’nin bir de bahçe kısmı vardır. Bu kısımda ise yine Amasya şehrinin farklı bölgelerinden getirilmiş olan heykel ve taş yapıtları görüp inceleyebilirsiniz.
Ferhat ile Şirin Aşıklar Müzesi
Amasya’nın meşhur aşkı olan Ferhat ve Şirin sevdasını bilmeyeniniz yoktur diye tahmin ediyoruz. Aynı zamanda Amasya bölgesinin en çok anlatılan hikayesi olma özelliğini de taşıyan bu aşk anlatısı, günümüzde ise bir müze içerisine taşınmıştır. Bir önceki başlıklarımızda bahsettiğimiz Ferhat Su Kanalı’nın hemen bitişiğindeki bir arazide kurulu olan bu müze, oldukça hoş bir görünüme sahip. Müze içerisine girerken merdivenle aşağı doğru iniyor ve o şekilde tüm kısımlarını gezebiliyorsunuz. Müzenin üst tarafındaki taştan dağın üzerinde ise Ferhat ve Şirin aşkını temsil eden bir de heykel bulunmaktadır.
Yalıboyu Evleri
Amasya şehrinin Yeşilırmak kenarında güzel bir yürüyüş yapmak istediğinizde, tarihi Yalıboyu Evleri’ni hemen karşı tarafınızda sıralı halde göreceksiniz. Amasya şehir simgeleri arasında gösterilen bu tarihi evler, ahşap ve beton malzemeler kullanılarak inşa edilmiştir. Ve evlerden bazılarının yıkılma tehlikesi ile karşı karşıya, bazılarının restoran, kafe, otel, müze vb. şekilde kullanılıyor olduğunu söyleyebiliriz.
2. Bayezid Külliyesi
Amasya’nın en estetik ve tarihi yapılarından biri olan II. Bayezit Külliyesi, Yeşilırmak nehrinin hemen yan tarafında yer alıyor. Bulunduğu konum itibariyle de şehir merkezinin en orta noktasındadır diyebileceğimiz bu muhteşem camii ve külliyesi, 1486 yılında inşa edilmiş bir yapıttır. Siz de Amasya için oldukça önemli bir kısım olan II. Bayezit Külliyesi’ni yerinde görüp inceleyebilirsiniz. Ayrıca burada minyatür Amasya Müzesi ve bir de kütüphane bulunuyor.
Minyatür Amasya Müzesi
Amasya şehrinin 1914 yılına ait bir resimden yola çıkılarak inşa edilmiş olan Minyatür Amasya Müzesi, Sultan Bayezid Külliyesi’nin içerisindeki bir binada yer alıyor. Yapımı toplam iki yıl süren ve 2010 itibariyle de tamamlanan bu minyatür müze, aynı zamanda Türkçe ile İngilizce olmak üzere iki farklı türde de sunum yapmaktadır. Her gün açık olan ve çok cazip bir ücret ödemesi ile giriş yapabileceğiniz Minyatür Amasya Müzesi’ni mutlaka görmenizi tavsiye ederiz.
Borabay Gölü
Amasya’nın doğal güzellikleri arasında yer alan ve hatta dünyaca ünlü bir kısım olarak gösterebileceğimiz Borabay Gölü, şehir merkezine yaklaşık 60 kilometre uzaklıktadır. Bir diğer adı Aynalı Göl olan bu harika doğal oluşum, deniz seviyesinden tam 1050 metre daha yüksek bir konumdadır. Eğer siz de yeşillikler içinde muhteşem bir doğa gezintisi yapmak istiyorsanız, aynı zamanda Türkiye gezilecek göller arasında da yerini alan Borabay Gölü’ne gidebilirsiniz. Üstelik göl çevresindeki belirli alanlarda çadır ve karavan kampı yapmanız da mümkün.
Yedi Kuğular Kuş Cenneti
Amasya ilinin Suluova ilçesinde yer alıyor olan Yedi Kuğular Kuş Cenneti, il merkezine 30 kilometre uzaklıktadır. 1989 yılı itibariyle sit alanı olarak değerlendirilip koruma altına alınmış olan bu bölge, tam 35 civarında kuş türüne ev sahipliği yapıyor. Sizler de bu doğa harikası bölgeye gelerek buradaki birbirinden güzel kuş türlerini görebilir ve buradaki yemyeşil ağaçların arasındaki masalarda oturarak sevdiklerinizle birlikte piknik yapabilirsiniz.
