Elazığ Gezilecek Yerler (En İyi 27 Yer)

Tarihi yerleriyle ünlü Elazığ şehrinde gezmek isteyenler için 27 bölgeden oluşan Elazığ gezilecek yerler listesi!

Elazığ gezilecek yerler listesi, ülkemizin Doğu Anadolu Bölgesi’nde bulunan tarihi şehri Elazığ’ı gezmek isteyenlerin yolunu aydınlatıyor. Urartular, Bizanslılar, Romalılar, Selçuklular ve Osmanlıların uzun dönemler boyunca yaşadığı Elazığ, içerisinde binlerce yıllık tarihi yapılara ve doğal güzelliklere yer veriyor. Onlarca medeniyetin gelip geçtiği bu muhteşem şehirde tarihi çok yakından hissedecek ve içinizde yeniden yaşayacaksınız.

Milattan önce 4000’li yıllarda ilk yerleşimin yapıldığı Harput’un devamına inşa edilen şehir, Karasu ve Murat nehirlerinin geçmesi sebebiyle de ayrı bir doğal güzelliğe sahiptir. İçinde çok sayıda tarihi cami ve türbe barındıran Elazığ, İslami açıdan da ülkemizin değerli bölgelerinden birisidir. Elbette ki Elazığ’da gezilmesi gereken yerler bu listeyle sınırlı değildir. Şehrin her bölgesinde görülmesi gereken alanlar vardır. Listemizde şehri ziyarete gelenlerin sıklıkla uğradığı noktalar ve görmeden şehirden ayrılmamanız gereken yerler bulunmaktadır. İşte içinde 27 önemli değere yer verdiğimiz Elazığ gezilecek yerler listesi!

Elazığ Gezilecek Yerler

Dilerseniz sözü daha fazla uzatmadan, direkt olarak içeriğimizin detay kısmına geçiş yapalım. İşte, okuyarak gitmeniz gereken yerler hakkında bilgi edinebileceğiniz Elazığ gezilecek yerler listesi…

 

Harput Kalesi

Harput Kalesi
Harput Kalesi

Elazığ’ın şüphesiz ilk görülmesi gereken yerlerinden birisi Harput Kalesi’dir. Harput Kalesi’nin M.Ö 8. Yüzyılda Urartular tarafından inşa edildiği bilinmektedir. Yapılışından bu yana birçok krallığın himayesi altına giren kale en uzun dönemlerinden birini Bizanslıların egemenliğinde sürdürmüştür. 1234 yılında Selçuklu Devleti’nin yönetimine giren Harput Kalesi, Alaeddin Keykubat gibi önemli isimlerin yönetim merkezi olmuştur. Osmanlı İmparatorluğu’nun himayesi altında Yavuz Sultan Selim döneminde giren kale, görkemli yapısını günümüze kadar bozulmadan koruyabilmiştir. Harput Kalesi aynı zamanda “Süt Kalesi” olarak da bilinmektedir. Bu ismi almasının altında yatan efsane şu şekildedir; Rivayete göre kalenin ilk inşasında su kıtlığı yaşanmaktadır. Urartuların hükümdarı ise yapı harcının hazırlanması için su yerine süt kullandırmıştır.

 

Harput Ulu Cami

Harput Ulu Cami
Harput Ulu Cami

Anadolu’daki en eski camilerden birisi olan Harput Ulu Cami’nin tam olarak ne zaman inşa edildiği bilinmemektedir. Caminin inşa tarihinin araştırılması üzerine vergi kitabesini incelenmesinin ardından 1156 – 1157 tarihleri arasında Harput hükümdarı Fahrettin Karaaslan inşa ettirildiği tahmin edilir. Üç bölmeden oluşan Ulu Cami, sonuncusu 1996 yılı olmak üzere üç kez restorasyona uğramıştır. Caminin duvarları moloz taşlardan, heybetli minaresi ise tuğlalardan yapılmıştır. Caminin minaresine bakıldığında gözle görülebilir bir eğrilik vardır. Bu eğriliğin meydana gelen depremlerde zarar gördüğü veya kasıtlı olarak mı yapıldığı tartışma konusudur ve kesin bir sonuca ulaşılamamıştır. Caminin yapım dönemine ait bir kitabesi bulunmamaktır. Cami hakkında bilgi veren tek kaynak vergi kitabesidir.

 

Hazar Gölü

Hazar Gölü
Hazar Gölü

Tetonik bir göl olan Hazar Gölü, ülkemizin en ünlü gölleri arasında yer almaktadır. Şehir merkezine 26 kilometrelik mesafede bulunan gölün güney bölgesinde Hazarbaba Dağı yer almaktadır. Derinliği döneme göre 200-250 metre arasında değişkenlik gösteren Hazar Gölü, 22 kilometre gibi uzun bir alana yayılmıştır. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yürüttüğü çalışmalar doğrultusunda “Avrupalı Seçkin Destinasyonlar” arasına giren bu görkemli göl, berrak bir suya ve beraberinde insanların göle girebilecekler mavi bayraklı plajlara sahiptir. Göl üzerinde bazı dönemlerde spor şenlikleri ve Hazar Şiir Akşamları gibi çeşitli aktiviteler düzenlenmektedir. Elazığ gezilecek yerler listemizin gözde bölgelerinden birisi olan Hazar Gölü’nü mutlaka ziyaret etmelisiniz.

 

Keban Barajı

Keban Barajı
Keban Barajı

Üzerinde ülkemizin önemli Hidroelektrik Santrallerinden birini barındıran Keban Barajı, eğitim – öğretim sürecimiz boyunca hepimizin sıkça duyduğu bir bölgedir. 125 km gibi devasa bir alana hükmeden Keban Barajı, Türkiye’nin en büyük yapay göllerinden birisi olarak kayıtlarda yer almaktadır. Keban Barajı sadece manzarası için ziyaret edilen bir yer değildir. Gölün etrafında insanların devamlı olarak vakit geçirdikleri mesire alanları bulunmaktadır. Ülkenin enerji ihtiyaçlarından bir bölümünü önemli ölçüde sağlayan barajda su avcılığı da yapılabilmektedir. Keban Barajı’nın inşaatı 1965 yılında başlamış olup yapımı 10 yıl sürmüştür. Baraja 1974 yılında 4 türbininin ardından 1981 yılında 4 türbin daha eklenmiştir.

 

Saklıkapı Kanyonu

Saklıkapı Kanyonu
Saklıkapı Kanyonu

Saklıkapı Kanyonu Baskil ilçesi sınırlarında yer alan Akuşağı Köyü’nün içerisinde bulunmaktadır. Fırat Nehri’nin bir uzantısı olan Sığdın Çayı, zamanla Saklıkapı adı verilen bu kanyonu oluşturmuştur. Eşsiz yapısıyla ziyaretçilerini kendine hayran bırakan kanyonda, çok uzun zaman önce tepelerden düşen kayaların altında milyonlarca yıl önce yaşamış deniz canlılarının fosilleri bulunmuştur. Ortalama 3 km uzunluğa sahip Saklıkapı Kanyonu, trekking sporu için elverişli bir bölgedir. İçinde bulunduğu Baskil ilçesine 45 kilometrelik bir mesafede bulunan kanyona kara yolu ve tekne ile ulaşım mümkündür. Kanyona giden tekneler Fırat Nehri üzerinden seyretmektedir. Saklıkapı Kanyonu’na gitmeyi düşünüyorsanız tekne ile ulaşım sağlamanızı tavsiye ederiz. Bu sayede adından övgüyle bahsedilen Fırat Nehri’nin sularında seyretmiş olursunuz.

 

Kara Leylek Kanyonu

Kara Leylek Kanyonu
Kara Leylek Kanyonu

Kara Leylek Kanyonu tıpkı Saklıkapı Kanyonu gibi Elazığ’ın Baskil içerisinde yer almaktadır. Kara Leylek Kanyonu, adını dünyada sayıları az kalmış ve yaz aylarında bu bölgeye göç eden “Kara Leylek” kuşlarından almıştır. Kanyonun çevresinde milyonlarca yıllık kayalar ve yan yana sıralanmış el değmemiş mağalar bulunmaktadır. Bölgede çok sayıda bulunan mağaralar kayaların kolay aşınabilir olmasından dolayı oluşmuştur. Kara Leylek Kanyonu’nda en bilindik mağara, Tepesidelik Mağarası’dır. Tepesidelik Mağarasının tepe kısmında bulunan kayaları çökmesiyle ortasında bir delik oluşmuştur. Mağara da adını buradan almıştır. Ayrıca yaşanan bu çöküş ile mağara ağzında doğal bir köprü meydana gelmiştir.

 

Meryem Ana Kilisesi

Meryem Ana Kilisesi
Meryem Ana Kilisesi

Meryem Ana Kilisesi, Harput Kalesi’nin doğu tarafında bulunmaktadır. Kilise duvarlarının bir kısmını etrafında bulunan kayaların oluşturması sebebiyle kilise sanki kayaların içine inşa edilmiş gibi görünmektedir. Anadolu’nun en eski meskenlerinden birisi olan bu yapı bazı kaynaklarda Kızıl Kilise, Yakubi Kilisesi ve Süryani Kilisesi isimleriyle de geçmektedir. Kilisede kitabe bulunmadığından dolayı yapım yılı tam olarak bilinmese de araştırmalar sonucu M.S 179 yılında yapıldığı tahmin edilmektedir. Tahminler üzerine Meryem Ana Kilisesi, ilk başlarda puta tapan insanlar tarafından putları saklamak için kullanılmıştır. Daha sonra Yakubi Hristiyanlarının bölgeye gelmesiyle birlikte bu yapı kiliseye çevrilmiş ibadet amacıyla kullanılmıştır.

 

Elazığ Buzluk Mağarası

Elazığ Buzluk Mağarası
Elazığ Buzluk Mağarası

Jeomorfolojik özelliklere sahip Buzluk Mağarası, “Buzluk Taşı” olarak da anılan kayalıkların oluşturduğu bir yapıdır. Dünyada eşine az rastlanan Buzluk Mağarası’nın en ilginç yanı sıcak yaz dönemlerinde içerisinde buzların oluşmasıdır. Kış mevsiminde ve hatta dışarıda kar varken bile mağarada buz oluşmamaktadır. Klimatolojik koşullar sebebiyle adeta ters iklimi yaşayan Buzluk Mağarası, yaz aylarında soğuk, kış aylarında ise sıcak bir havaya sahiptir. Mağaranın üzerinde 110 metrelik dolin bulunmaktadır. Bu dolin bölgeye yağan yağmur sularını biriktirerek mağara için önemli bir yer tutan su deposu görevini görmektedir. Geçmiş dönemlerde yaz aylarında mağara içinde oluşan buzlar, bölge halkı tarafından toplanıyor ve Harput’ta satışa çıkarılıyordu.

 

Demirkapı Han

Demirkapı Han
Demirkapı Han

Demirkapı Han, 17. Osmanlı padişahı IV.Murat tarafından 1638 tarihinde Bağdat seferi esnasında inşa ettirilmiştir. Alacakaya ilçesinin Çakmakkaya Köyü’nde bulunan Demirkapı Han, 2 bin metrekarelik bir alan üzerine kurulmuştur. Ayrıca bu yapı, yörede bulunan tek tarihi eser olarak bilinir.  Osmanlı döneminde Bağdat’a sefere gidilirken Çakmakkaya Köyü önemli bir geçiş güzergahıydı. Sefere gidenler ve kervan yolcuları, köyü geçtikten sonra Gülek Boğazı’ndan Karadeniz bölgesine varılırlardı. Demirkapı Han ise geçiş hattında bulunmasından dolayı IV. Murat tarafından konaklama imkanı sunmak amacıyla inşa ettirildi. Osmanlı döneminin klasik han yapılarından birisi olan Demirkapı Han’da bugüne kadar hiç restorasyon yapılmamıştır. Han, ilk inşa edildiği şekilde günümüze kadar gelmeyi başarmıştır.

 

Belek Gazi Anıtı (Balak Gazi Anıtı)

Belek Gazi Anıtı
Belek Gazi Anıtı

Resmi kaynaklarda Belek Gazi Anıtı olarak tanımlanan anıt, halk arasında Balak ya da Balağ isimleriyle de bilinmektedir. Anıt, ülkemiz ve özellikle Elazığ için tarihte önemli bir yer tutan Belek Gazi’ye aittir. Belek Gazi yaşadığı dönemde Harput Emiri ve Türk Orduları Başkumandanı olarak göre yapmıştır ve bölge halkına verilen isim olan Gakkoşların atası olarak kabul edilir. Anıtta Belek Gazi, şahlanmış bir at üzerinde elinde kılıçla savaşa hazır bir vaziyette yer almaktadır. Belek ya da Balak Gazi Anıtı tecrübeli heykeltıraş Nurettin Orhan tarafından 1964 senesinde yapılmıştır.

 

Palu Kalesi

Palu Kalesi
Palu Kalesi

Tarihi 3000 yıl önceye dayanan Palu Kalesi onlarca medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Palu ilçesinin 1 km doğusunda yer alan kalede birçok medeniyetin izleri vardır ancak bunların en belirginleri kalede uzun bir süre geçiren Urartulara aittir. Kalenin bir tarafını Murat Nehri çevrelerken diğer taraflarında ise sarp kayalıklar bulunmaktadır. Bu doğal sebeplerden dolayı düşmanların kaleye ulaşması oldukça güçtür. Evliye Çelebi bir eserinde Timur İmparatorluğu Emir’i korkusuz savaşçı Timur’un kaleyi gördükten sonra fethetmeyi bile denemeden yoluna devam ettiği yer almaktadır. Palu Kalesi’nde Urartular dönemden kalma çok sayıda eseri günümüzde görebilmek mümkündür. Kitabeler, tüneller, kaya mezarları ve sarnıçlar gibi yapılar bugünlere sağlam bir şekilde gelmeyi başarmıştır.

 

Palu Köprüsü

Palu Köprüsü
Palu Köprüsü

Palu Köprüsü, Palu ilçesinden geçen Murat Nehri üzerine yapılmıştır. Köprünün yapıldığı döneme ait bir kitabesinin olmaması yapım yılıyla ve kim tarafından yapıldığına dair kesin bilgilerin bulunmamasına neden olmuştur. Köprünün inşası hakkında farklı görüşler bulunmaktadır. Bunların arasından en gerçekçi ve doğruya en yakın olanı; köprünün Romalılar tarafından inşa edildiği, Bizans ve Artuklular tarafından restorasyona uğradığıdır. Palu Köprüsü yakın tarihe kadar kuzey ve güney arasındaki bağlantıyı sağlayan tek birleşim noktasıydı. Ancak günümüzde bu köprünün yanına araç geçişlerini sağlamak için yeni ve modern bir köprü daha inşa edilmiştir. Palu Köprüsü, bisiklet ve yaya geçişleri için günümüzde sıkça tercih edilmektedir.

 

Üç Lüleli Çeşme

Üç Lüleli Çeşme
Üç Lüleli Çeşme

Üç Lüleli Çeşme, Harput bölgesinin giriş bölümünde yolun sol kısmında yer almaktadır. Çeşmenin kitabesinin bulunması yapım yılının net olarak bilinmesine olanak sağlamıştır. Üç Lüleli Çeşme, 1324 (1906) tarihindfe inşa ettirilmiştir. Yapımında orta büyüklükteki kesme taşların kullanıldığı çeşme, eyvanlı olarak bilinen yapı tipine sahiptir. Çeşme suyunun aktığı bölge yapı içerisinde yuvarlık oyuğun içinde bulunur.  Eyvan kemerinin üst kısmında ay-yıldız işlemesi yer alır. Çeşmenin yan bölümlerinde ise Orta Asya Türk sanatında da sıkça rastlanan palmet motifleri bulunur.

 

Mansur Baba Türbesi

Mansur Baba Türbesi
Mansur Baba Türbesi

Harput’ta bulunan Kültür Varlığı olarak tescillenen Mansur Baba Türbesi, Elazığ’ın önemli camilerinden birisi olan Sarahatun Camisinin kuzeybatı tarafında yer almaktadır. İki kattan oluşan türbenin üst katı mescit olarak kullanılmakta alt katında ise cenazelik alanı bulunmaktadır. Efsaneye göre Mansur Baba’nın mezarı, türbenin hemen bitişinde yaşayan Şahende adındaki kadının gördüğü bir rüya sonucu bulunmuştur. Kadın gördüğü rüyada ak sakallı bir adamın “Üzerime pis sular döküyorsunuz. Ya suları dökmekten vazgeçin ya da benim yerimi başka bir yere taşıyın” dediğini söyler. Gördüğü rüyayı dönemin önde gelenlerine anlatan kadın, rüyasında gördüğü zatın “bu mesajı size iletmemi söyledi” der.  Bölge yönetiminden sorumlu kişilere rüyanın aktarılmasının ardından bölgede kazı çalışmaları yapılır ve kazılar sonucunda ortaya büyük bir mezar çıkar.

 

Arap Baba Mescidi ve Türbesi

Arap Baba Mescidi ve Türbesi
Arap Baba Mescidi ve Türbesi

Arap Baba Mescidi Selçuklular dönemi aittir. Mescidin alt katında Arap Baba’nın mezarının bulunduğu bir türbe yer alır. Kayalıkların üzerine inşa edilen mescidin minaresinin belirli bölümleri yıkılmıştır. Türbenin içerisinde yatan Arap Baba hakkında çok fazla bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak kitabede yer alan bilgilere göre türbenin 1279 senesinde Selçuklu Hükümdarı Keyhüsrev tarafından inşa ettirildiği bilinmektedir. Mescidin alt katında yer alan türbede camekan bir yapının üzeri kumaşla örtülmüş vaziyette Arap Baba’ya ait olduğu bilinen bir mezar bulunmaktadır. Arap Baba Türbesi hem bölge halkı hem de yerli ve yabancı turistler tarafından büyük ilgi görmektedir.

İmam Efendi Türbesi

İmam Efendi Türbesi
İmam Efendi Türbesi

Gerçek adı Hafız Osman Bedrettin olan ve İslamiyet’in önemli düşünürlerinden birisi olarak tarihe geçen zat, halk arasında İmam Efendi olarak bilinir. İmam Efendi Türbesi, Elazığ’ın merkezinde yer alan Harput bölgesinde Meteris Mezarlığı’nın üst bölümde bulunmaktadır. Türbe tek kat olarak inşa edilmiş olup üzerinde büyüklü – küçüklü kubbeler yer alır. Türbeye giriş yapıldığı zaman üç tane mezarın bulunduğu bölümün ahşap çit ile ayrıldığı görülmektedir. Türbenin içi sadece küçük bir pencere ile aydınlatılmış olsa da pencerenin yaydığı ışık içeriyi aydınlatmaya yetmektedir. 1958 yılında Erzurum’da doğan İmam Efendi’nin sohbetleri, vefatının ardından Sohbetname adındaki eserde yayınlanmıştır. İmam Efendi Türbesi, Elazığ Valiliği tarafından 2012 yılında onarılmıştır.

Hazar Baba Kayak Merkezi

Hazar Baba Kayak Merkezi
Hazar Baba Kayak Merkezi

Hazar Baba Kayak Merkezi, Hazarbaba dağı bölgesinde 1999 senesinde hizmete açılmıştır. 2.347 metrelik yüksekliğe sahip tesis içerisinde kayak yapmaya uygun pistler bulunmaktadır. İçinde konaklama imkanı bulunmayan kayak merkezi, telesiyej ve yeme – içme imkanı sunması sebebiyle günübirlik olarak ziyaret edilmektedir. Hazar Baba Kayak Merkezi’nin kurulması, bölgedeki durgun turizme hareket getirmiştir. Elazığ’a kadar gelmişken karlarında kayak yapmadan dönmek olmaz. Hazar Baba Kayak Merkezi eğlenceli yapısı ve özel olarak inşa edilmiş dinlenme salonlarıyla ziyaretçilerine keyifli vakit geçirebilme imkanı sunmaktadır. Elazığ gezilecek yerler listemizde farklı aktiviteler yapabileceğiniz yerler arıyorsanız, mutlaka bu tesise gelerek kayak sporu yapmanızı tavsiye ederiz.

 

Sori Şelalesi

Sori Şelalesi
Sori Şelalesi

Elazığ’ın Alacakaya ilçesinin Sori Meydan Ocakları bölgesinde bulunan Sori Şelalesi yapay bir şelaledir. Kışın yağan karların yaz dönemi başlangıcında erimesiyle birlikte şelaledeki su seviyesi artarak daha güzel bir görüntü ortaya çıkarmaktadır. Sori Şelalesi’ni ziyaret etmek isteyenler yanlarında piknik malzemelerini veya çadırlarını getirerek kamp yapabilirler. Kış dönemlerinde sert bir iklime sahip olan şelaleye gelirken kalın giyinmenizi öneririz. Sori Şelalesi’ne Alacakaya merkezinden kalkan dolmuşlarla ulaşım sağlayabilirsiniz. Diğer bölgelere nazaran daha sakin olan bu bölgede otantik bir tatil deneyimi yaşayabilirsiniz.

 

Alacalı Cami

Alacalı Cami
Alacalı Cami

Dikdörtgen bir plana sahip orta boyutlu bir cami olan Alacalı Cami, Artukoğulları tarafından 1203-1204 tarihleri arasında yapılmıştır. Küçük bir minareye sahip olan cami, 19. Yüzyılda büyük bir restorasyon geçirmiştir. Caminin iç kısmında tavan bölümünde yer alan ahşap motifler yapılan bu restorasyon çalışmasında eklenmiştir. Eski üsul ile taşlardan inşa edilen caminin pencereleri de küçük ebatlıdır. Caminin minaresi dama biçimini yansıtan siyah ve beyaz renklerdeki taşlardan oluşturulmuştur. Alacalı Camisinin adı da minaresinde bulunan bu taşlardan gelmektedir.

 

İzzet Paşa Cami

İzzet Paşa Cami
İzzet Paşa Cami

Elazığ’da Eski hükümet Konağı’nın karşısında yer alan cami 1866 tarihinde dönemin Elazığ valisi Hacı Ahmet İzzet Paşa tarafından cami arazisi satın alınarak inşa ettirilmiştir. Ancak o dönemde yapılan cami ile bugün gördüğümüz cami aynı değildir. Zamanla çok büyük yıpranmalara uğraya ve neredeyse çökme riskiyle karşı karşıya kalan cami 1967 yılında yıkılmıştır. Tam olarak eski caminin bulunduğu bölgeye 1972 tarihinde halktan da gelen destekler doğrultusunda yeni İzzet Paşa Camisi inşa ettirilmiştir. Çift minare ve şerefeden oluşan cami Osmanlı mimarisi anlayışla yapılmıştır.  Günümüzde ibadete açık olan İzzet Paşa Camisi, ülkemizin minareye asansörle çıkılan ilk camisi olarak tarihe geçmiştir.

 

Sarahatun Cami

Sarahatun Cami
Sarahatun Cami

Sarahatun Cami 1465 yılında mescit olarak hizmet vermesi maksadıyla Akkoyunlu Devleti hükümdarlarından Hasan Bahadır Han’ın annesi Sarahatun tarafından inşa ettirilmiştir. Kare şeklinde yapılan cami, 1585 ve 1843 yıllarında restorasyona uğramıştır. Sarahatun Cami bugünkü halini 1843 senesinde yapılan onarım çalışmaları sonrasında almıştır. Günümüzde hala ibadete açık olan caminin minaresi 1898 yılında yapılmıştır. Sarahatun Camisi hakkında bilinmesi gereken bir diğer konu ise caminin ilk etapta külliye şeklinde yapıldığı ancak günümüze yalnızca cami bölümünün gelmesidir. Caminin minaresi boyu oldukça yüksektir ve önünde şadırvan bulunur.

Şefik Gül Kültür Evi

Şefik Gül Kültür Evi
Şefik Gül Kültür Evi

Elazığ’da Harput Antik Kenti sınırları içerisinde bulunan bir konaktan çevrilen Şefik Gül Kültür Evi, günümüzde müze olarak işlev görmektedir. 18. Yüzyılın sonlarına doğru antik kent içerisinde yapılan konak 2000’li yılların başlamasıyla birlikte büyük bir restorasyon geçirerek bugünkü halini almıştır. Şefik Gül Kültür Evi içerisinde Harput kültürünü yansıyan bazı eşyalar, bölge halkının eski dönemde giydiği yöresel kıyafetler ve bölgenin eski resimlerinin oluşturduğu bir resim sergisi bulunmaktadır. Kültür evini ziyaret etmek isteyenler, evin 20 metre kadar yakınında yer alan Harput Ulu Camisini de gezebilirler.

Surp Lasavoriç Kilisesi

Surp Lasavoriç Kilisesi
Surp Lasavoriç Kilisesi

Elazığ’ın Palu ilçesinde bulunan Surp Lasavoriç Kilisesi’nin Bizans döneminde inşa edildiği sanılmaktadır. Kilisede bulunan bir kitabe olmadığı için tam olarak hangi dönemde kim tarafından yaptırıldığı kesinlik kazanmamıştır. Kilisenin ilginç bir efsanevi vardır. İnanışa göre kilisede taş atmak ibadet sayılmaktadır. Kare şeklinde inşa edilen Surp Lasavoriç Kilisesi’nin giriş kapıları oldukça büyüktür. Yuvarlık kemerli olarak inşa edilen kapıların kasıtlı olarak mı bu şekilde yapıldığı yoksa zamanla bazı yerlerinin yıkılması sonucunda mı bu şekilde göründüğü bilinmemektedir. Taş yapıtın pencerelerinin üst kısımları da tıpkı giriş kapıları gibi yuvarlak kemere sahiptir. Kiliseye dıştan bakıldığı zaman çok fazla tahrip olduğu söylenebilir. Kiliseyi ziyaret edenler acilen restorasyon yapılması gerektiğini düşünmektedir.

Elazığ Arkeoloji ve Etnografya Müzesi

Elazığ Arkeoloji ve Etnografya Müzesi
Elazığ Arkeoloji ve Etnografya Müzesi

Elazığ Arkeoloji ve Etnografa Müzesi yıllarca süregelen değişiklikler sonucu bu son olarak bu ünvanı almıştır. Şehirdeki ilk müze 1965 yılında açılmış olup daha sonra ortaya çıkan eserlerle daha büyük bir yere taşınmıştır. Keban Barajı projesinde yapılan yüzey çalışmalarında yeni eserlerin bulunması müzenin eserleri sergilemek için yetersiz kalmasına sebebiyet vermiştir. Son olarak 1982 yılında 12 bin 700 metrekarelik alan üzerine inşa edilen müze yeni binasında Elazığ Arkeoloji ve Etnografya Müzesi adını almıştır. Müze içerisinde çok sayıda arkeolojik eser, sikkelerle dolu odalar ve halı kilim kültüründe önemli yer tutan halı örnekleri sergilenmektedir. Müzede sergilenen eserler bunlarla sınırlı değildir. Keban Barajı yüzeyinden ve bölgeden toplanan eserlerde müzede yer almaktadır.

 

Elazığ Kapalı Çarşı

Elazığ Kapalı Çarşı
Elazığ Kapalı Çarşı

Kapalı Çarşı, Elazığ’ın en eski ve popüler ticaret alanlarından birisidir. 2013 yılında bölgede bulunan yapının aslına uygun şekilde onarılması, çarşının daha çok ziyaretçi çekmesine olanak sağlamıştır. Günlük olarak döneme göre binlerce ziyaretçiyi ağırlayan Kapalı Çarşı, sadece bölge halkının değil Elazığ’ı ziyaret eden yerli ve yabancı turistlerinde sıklıkla ziyaret ettiği bir bölgedir. İçerisinde barındırdığı dükkanlarda satılan yöresel ürünler, günlük ihtiyaçların karşılanmasının yanı sıra hediyelik eşya satın almak isteyenler içinde eşsiz bir merkez imkanı sunmaktadır. Çarşı içinde hizmet veren dükkanlarda, oldukça sıcak kanlı ve yörenin kültürünü yansıtan esnaflar bulunmaktadır.

 

Harput Antik Kenti

Harput Antik Kenti
Harput Antik Kenti

Harput Platosu’nun güney kısmında bulunan Harput Antik Kenti, içerisinde bulunan tarihi yapılarla ülkemiz ve Elazığ şehri için önemli bir bölgedir. Antik kent üzerinde birçok medeniyet hüküm sürmüştür. Bölgedeki ilk yerleşimin Paleolitik Çağ zamanlarında olduğu bilinmektedir. Uzun dönem boyunca Urartuların yerleşik olarak yaşadığı kent daha sonra Bizans, Roma, Selçuklu ve Osmanlı gibi önemli medeniyetlere de ev sahipliği yapmıştır. Bölgede hüküm süren medeniyetlerin inşa ettiği ve dönemde aktif olarak kullandığı tarihi yapılar günümüze kadar sağlam bir biçimde gelmeyi başarmıştır. Harput Antik Kenti içerisinde yer alan bazı tarihi yapılır şunlardır;

  • Harput İç Kalesi
  • Meryem Ana Kilisesi
  • Harput Ulu Camii,
  • Sarahatun Camii
  • Roma Kaya Mezarları

 

Balakgazi Parkı ve Cam Seyir Terası

Balakgazi Parkı ve Cam Seyir Terası
Balakgazi Parkı ve Cam Seyir Terası

Tarihten bu yana onlarca medeniyete ev sahipliği yapmış ülkemizin önemli tarihi alanlarından biri olan Harput’un girişinde bulunan Cam Seyir Terası, bölge manzarasını seyretmek maksadıyla inşa edilmiştir. Harput Cam Seyir Terası aynı zamanda Balakgazi Parkı’nın içerisinde yer almaktadır. Zamanla şehrin önemli cazibe merkezlerinden birisi haline gelen seyir terası ve park çevresinde çeşitli çevre çalışmaları yapıldı. Bölgeye eklenen havuzlar, çocuk oyun parkları, kameriyeler ve dekoratif amaçlı yapılan süslemeler parkın daha güzel bir görünüm kazanmasını sağladı. Elazığ gezilecek yerler listemizde bulunan bu alana sevdiklerinizle birlikte gelerek keyifli vakit geçirebilir, varsa çocuklarınızı eğlendirebilir ve manzaranın tadını çıkarabilirsiniz.

Mustafa Öztürk

Merhaba, ben Mustafa. Bir çok alanda yazılı ve videolu içerik üretiyorum. SEO, Wordpress ve Pazarlama ana uzmanlık alanlarımın başında geliyor. Bu konularda ürettiğim yazılara ise ulaşmak için şahsi bloğumu ziyaret edebilirsiniz. > mustafaozturk.org

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu